7 Haziran 2008 Cumartesi

çarpışmadan hemen sonra

Kendime geldiğimde uyuyordum. Çarpışmanın etkisiyle olmalı. Gerçeklik duygumun bileşenleri kendi aralarında tatsız anlaşmazlıklar yaşarken, ben rüyamda, istanbuldaydım. Bindiğim taksi boğazı yüzerek geçmekteydi. Koskoca şehirde yapayalnızdım. Ama bir yandan da yüreğimde küçük; küçük olduğu kadar da yoğun bir umut taşıyordum. Küçük bir şişede, alkolle seyreltilmeyi bekleyen birkaç damla esanstı umudum. Saatler geçti. Günler geçti. Umudum önce alkolle seyreldi. Artık aramakla bulunmaz, koklamakla duyumsanmaz oldu. Sonra yüreğimdeki şişe kırıldı, tuzla buz oldu. Gözlerimin önünde; ayaklarımın altında birdenbire yok oldu. Beni bir cinayet tutkusu sardı. Bir nefret kapladı gözlerimi, dünyayı nefretten ayrı algılayamaz oldum.

Çarpışmanın etkisiyle olmalı